Akdeniz Üniversitesi Bahar Şenlikleri

Akdeniz Üniversitesi Bahar Şenlikleri kapsamında düzenlenen organizasyonlar ve konserler oldukça eğlenceli geçti. Gündüz saatlerinde çeşitli oyunlar, etkinlikler yapılırken, akşam saatlerinde ise konserler yapıldı. Beş gün, beş gece süren etkinliklerin her günü birbirinden keyifli geçti, mutlu olanlar vardı, üzülenlerde oldu. Etkinliklerin ilk gününde Murat Boz ve dansçı grubu sahne aldı ama onun öncesinde gündüz saatlerinde çeşitli sponsorların desteğiyle kurulan stantlarda keyifli anlar yaşandı. Bir kısmını deneyimledim. Dar alanda üç minyatür kale ve 5 dakikalık süre içerisinde en fazla golü atan puan kazanıyor. Puan kartları ile çeşitli hediyelerin sahibi olabiliyorsun. Rampanın üzerinden topu geçirip, rampa sonundaki deliğe sokabilmek için çok uğraş veren oldu. En çok o stant doluydu. Playstation standında Berkay Engin ile yaptığım Galatasaray – Real Madrid maçını penaltılarda kaybettim. Bir başka stant da ise çeşitli kıyafetleri deneyimleyebiliyorsunuz ve hatıra fotoğrafı çektirebiliyorsunuz. Yine minik bir halı saha görünümlü alanda, duran topa vurarak gol atıyorsunuz, kaleci gol yemeye çalışıyor zaten, o esnada ise birkaç kamera kayıtta oluyor, sizin an be an görüntülüyor sonrasında ise bir CD halinde size veriyorlar. Gelelim Murat Boz konserine…

Protokol tribününden yerimiz hazırdı. İlk kez oradan izleyeceğim konser keyfini deneyimlemek istedim. 60 yaş üstü insanların ve üniversitenin büyüklerinin önünde konserin tadını nasıl çıkarabilirsiniz ki? İlk günün gazabı diyelim geçelim dedik. O konserde şunu fark ettim ki, Murat’ı ne kadar takip etmesem de, adamın şarkılarının yarısından çoğunun nakaratını biliyorum. İlginç geldi bana… Konser sonunda öğrenci konseyinin Murat’a plaket ve çiçek hediyesi vardı, bu hediyeyi arkadaşım Makbule Güldöğdü verdi, kendisi koyu bir Murat Boz hayranıdır da…

İkinci günü es geçiyorum ve çünkü dün geceden uykusuz kaldığım için gidip uyudum. İkinci günün konuğu Luxus grubuydu. Gelelim üçüncü güne! Yağmurlu bir havanın getirdiği söylentilere göre konserin iptal olabilme durumu varmış, ama bu ihtimale aldırış etmeden erken saatlerde konser alanının dolduranlar oldu. Bir taraftan da yağmur sinsi sinsi devam ediyor. Yaklaşık bir buçuk saatlik bir bekleyişin ardından Athena sahneye çıktı. Grubun solisti on beş dakikalık gecikmenin sebebini açıkladıktan sonra iyi bir solo girişiyle konsere başladı. Yağmur altında ve en ön tarafta izlediğim konserin tadı gerçekten damakta kaldı. Saçlarımdan akan şelalenin verdiği ufak ufak üşüme hallerine şarkılar çok iyi eşlik etti ve zıplayarak ısındık. Çok sevecen bir grup Athena, konserin normal süresi bitti ve “bir daha!” tezahüratlarına cevap verip tekrar sahneye çıktılar. Bir iki güzel şarkının arasında Fenerbahçe’nin Türkiye Kupasını alması hakkında ufak bir yorum yaptı. Kendisi ciddi anlamda Fenerbahçe taraftarıdır. Yağmurda ıslanmak ve ıslanırken de ısınmak çok hoş.

Beklenen gün aslında bugündü yani etkinliğin üçüncü günü. Bu akşamın grubu aslında tüm kampüsün ve Antalya’nın beklediği isim Duman’dı! Saat 22:00’da sahne alan grup yaklaşık 1 saat 40 dakika sahnede kaldı. Eski ve yeni şarkılarından oluşan repertuarında en çok sevilen şarkıları yer alıyordu. Tüm şarkılarına soluksuz eşlik ettiğim için henüz konserin ilk yarısında sesim kısılmış gibiydi. Aslında konserin dünkü gibi yine en önden izleyecektik ama inanılmaz bir kalabalık vardı ve önden yer almak için çok geç kalmıştık. Fatma ablamızın da ısrarcı tavrı nedeniyle konseri protokolden izlemek zorunda kaldık. Tamam, orada keyfimiz yerinde oturarak paşa paşa izleyebiliyoruz ve o kadar da uzak değil sahneye ama rahat hareket edemiyoruz ki orada. Ne işimiz var ihtiyarların içinde? Biz halka inmek istiyorduk! O, kalabalıkla beraber zıplamak, bağırmak… Bu mümkün olmadı, Duman sahneye çıkana kadar yüzüm asıktı. Ve kendi başıma atlayıp kaçacaktım ama ah Fatma abla yok mu?! Bir anne şefkatiyle sarıldı, iki can alıcı cümle kurdu, protokolde oturmada göreyim seni! Gerçi benim için gene çabalamış sonradan öğrendim. Gruba çiçek ve plaketi benim vermem için baya bir çaba göstermiş ama birileri engel olmuş ve bir şekilde izin vermediler. Hatta bu olaya tepki olarak, normalde plaket verecek kişi bile sahneye çıkmadı. Grubun güvenlik elemanlarıyla da bir konuşma izin alma mücadelesinde giren Fatma Ünlüsayın, tüm çabalarına rağmen kulise bizi alamadı ama canını yerim onun! Hayatımın ilk Duman konseri olması yönünden çok değerliydi bu konser, ve Duman’ın konser albümünün tıpkısıydı yahu! Konuşmalar, tonlamalar falan… Çok iyiydi. Üç sene üst üste Akdeniz’e geldiler, umarım bir sonraki şenliklerde de gelirler!

Etkinliklerin son gününe Hadise’yi koymuşlar. Bana kalsa gerçekten gidilmeyecek bir konser ama sırf Berkay’ın hatırına gittim. Hani ille de gel demedim ama o varsa bende varım arkadaş! Gittik yine kuzu kuzu protokolden izledik konserimizi ki konser demeye bin şahit lazım gerek hani… Bildiğin birkaç albümden toplama şarkılarla CD yapmış koymuş CD Çalara dinletiyor bize arkada dört dansçı Hadise’yi elliyor falan, Hadise domalıyor orası burası meydanda. Gelen niye gelmiş belli zaten onlarında konser anlayışı budur. Ve konser saatinden tam yarım saat geç çıktı sahneye! Ayıptır… Konser biter bitmezse arabasına binip Uncalı çıkışından çıkıp gitmiş oteline ilginç geldi bu dipnot bana, bilemedim.

Genel olarak ilk Akdeniz Üniversitesinde ilk kez bahar şenliklerini yaşamış oldum. Yine genel olarak bakılacak olursa keyif aldım. Umarım ilerleyen şenliklerde daha çok ve daha iyi isimleri de görebiliriz.

NOT: İki hafta önce Antalya Konyaaltı Belediyesinin katkılarıyla Teneke, Nev, Luxus, Zakkum, Model, Direc-t, Melis Danismend ve Yüksek Sadakat konserleri düzenlendi. Kampüs dışında gerçekleşen bu etkinliğin Melis Danismend ve Yüksek Sadakat konserlerine gidemedim. O tarih ve saatlerde Kampüste Dans Festivali vardı.