Biraz İpucu İçerir

Öğrenciliğin en güzel kısmı kendinize vakit ayırabiliyor olmanızdır. Bir dakika. Düzeltiyorum. Benim öğrenciliğimin en güzel yanı okulumun sadece bir kaç günden ibaret olmasından ve başvurduğum işlerden geri dönüş alamamış olmamdan dolayı kendime zaman ayırabildiğim bir öğrencilik yaratıyor bana. Bu gün o fırsatlardan birini kullandım ve sinemaya gittim. Kocan Kadar Konuş Diriliş filmiydi bu film. İlkini yanımdaki insandan mı yoksa psikolojim mi elvermedi bilmiyorum normal bulmuştum yani çok beğenmemiştim sanırım ama bu filmi çok beğendim.

Aslında film güzel ya da çirkin olduğundan değil de kendimle bağdaştırdığımdan çok sevindim sanırım. Filmi izleyecekler olursa ip ucu vermek gibi olmasında işte Efsun'un evlenme telaşında başından geçenler. Kendi istediği gibi değil de başkalarının istediği gibi ya da bize dayatılan değer gibi görünen ama çoğunun gösterişten ibaret olduğu şeyleri yaşayan kızın hikayesidir. En sonunda olmak istemediği bir ortamda, kendini içinde iyi hissetmediği bir gelinlikle tonlarca kalabalığın içinde evlenmek üzere bulur. Neyse ki düğüne inememiş odasında ağlarken bulunmuştur. Burada ki esas bizi etkileyen damat Sinan'ın hareketidir.

Bu olay normal hayatta olsa ''hadii aşağıda herkes bizi bekliyor'' ya da '' saçmalama şimdi nasıl böyle bir şey yaparsın '' ,''bak annemler ve annenler dışarıda hadi kalk'' gibi cümleler kuracakken kahramanımız Sinan hemen o anda yere çöker '' herşeye yeniden başlamayı'' teklif eder ve o an yeniden evlenme teklifi eder ve Efsun'un hayalinde kırmızı iple evlenmek gerçek olur. (Filmi izleyenler bilir kırmızı ipi). Ve ondan sonra koşarak ağaçlık,sessiz bir yere giderler nikah memuru oracıkta kıyıverir nikahı. İşte gerçek sevgiyi kahramanımız Sinanda görmüş oluyoruz. Baya uzun uzadıya filmi anlattım ama bunları anlatmasaydım varamazdım sonuca.

Filmin sevdiğim kısmı tüm film boyunca Efsun'un kendi gibi davranması ve ne kadar ayak uydurmaya çalışsa da kendinden ödün vermemesidir ve sonunda istediği gibi evlenmesidir. Bu gün aynı şeyleri eğer ben yaşasaydım diye düşündüm sanırım düğünden kaçardım. Eğer damat kahraman Sinan gibi bir cevap vermezse damattan da kaçardım zaten o zaman demek oluyor ki aramızdaki şey o kadarda güçlü değilmiş. Bildiğim şeyi bir kez daha tekrarladım o an kendime. Asla kendin olmaktan vazgeçme. Asla kendi yolunu ve benliğini kaybetme. Asla başkalarına bakarak yaşama ve ne olursa olsun kendinin değerini bil.

Bence Kocan Kadar Konuş Diriliş kişisel gelişim kitaplarından daha iyi bir kişisel gelişim olmuş.