En Tepe mi En Taslak mı?


En baştan söylüyorum.Hemde herşeyi..Kimsenin duymadım ya da görmedim deme şansı olmadığı zamanlardan bahsediyorum..İsteyenin okuduğu,isteyenin yazdığı,isteyenin kalıp isteyenin arkasına bile bakmadan gittiği zamanlar..Kısaca 'ÖLÜM'ün olduğu yerde daha ciddi birşey var mıdır?


Bana en zor sınavlarınızı yazın hemde hiç çekinmeden..Ben onları vermeye çalışayım.Sizde benim her gece uyumaya çalışmalarımı çekmeye çalışın..Ödeşelim..Geriye hiçbirşey istemiyorum;ama siz ne istediğinizi bilemeyecek kadar aciz bense ne istediğimi bilip yaşayabilecek kadar ölümsüzüm..Hadi bırakın herşeyi,alıntıları,egoları,laf sokmaları vs. olduğumuz yerleri ya da gelemediğimiz yerleri konuşmaya cesaretiniz var mı?Hiç zannetmiyorum..Ben hep olduğu gibi yine dolu ama bir o kadar merhametsiz olmaya devam ediyorum.Burası ara ara uğradığım bir yerden ziyade gelip içimi döküp gittğim bir yer benim için..Çok büyük kayıplar verdim burada yazmadığım sürede..BABAM..Ötesine gerek yok sanırım..Önceden yazdıklarımın hepsini unutun,okumayın ve hatta kaldırın gitsin..Çok savaş verdim yazmamak için ama insan ağlayamıyorsa artık bir yere ihitiyaç duyuyor içini dökmek için..Geldiğim yerler onun sayesinde oldu ama gitmek istediğim yerler hep vardı...O'nunla ya da O'nsuz..İlk defa hayatımda ki üç nokta hem çok derin hemde çok boş...Hayatımda çok güzel telaşlarım var ama yetişmem gereken hatta bölünmem gereken aynı bir ağacın gövdesi gibi her dalıma su taşımam gereken çiçeklerim var..Benim hayatım da bir çiçek hiç solmadı..Ben suyunu kesmişimdir sadece o kadar basit yani..Abartmayın..

İstediğim yere varmam için çok zamanım ama az sabrım kaldı.Güzel olacak biliyorum.Her ölüme,her acıya alışıyor insan.Tabi klişemizi unutursak akşam uyuyamayız..Yaptım bunu çokta içimden gelerek.Arz ederim..

Hayatımın her günü o palyaço olmamak için savaşmakla geçiyor.Yakında olacakları bilmeden gidiyorum hem de en derine,en dibe..Her zaman söyledim ama hiç duymadınız hatta hep kendinizi bilirkişi ilan edip orada en güzel ütopya ile yaşadığınızı sadece ama sadece düşünebildiğinizi sandınız..

Bu yazıyı bir yere bağlamak gibi bir derdim yok.Sonunda kendim ya da hayatımla ilgili birşey de yok..Herşey olduğu gibi yani..Sade ama bütünlük ikilemi içinde..Yani ya varım ya da yokum..Ben arafı tercih ediyorum.Boğulup giderken zevk almayı seviyorum..Belki de bu açıklamaları yaparken boğuluyorumdur kim bilir..

Ben tepeye çıktım.Hemde en tepeye.Herşeyi gördüm,yaşadım..Ama taslak olarak kaldığım zamanlar benim en zorlandığım zamanlar..Kalmıyorum orada.Kalmayacağım..Başım bir kere eğildi bir daha  tekrarı olamaz..Hayatın acımasız olduğu gerçeği hep gözümün önünde ki en hakiki gerçek olarak kalacaktır..

Yazının sonu ben bitene kadar gelmeyecek ve benim de bitmeye ve bitirmeye hiç ama hiç niyetim yok..Ayaktayım ve kalmaya devam edicem..Arkada çalan şarkının gazına gelip kadehleri fırlatmaya niyetim yok ama hatıraları gömüp devam edebilirim..Yapmadığım bir eylem değil sonuçta..Ama acılar çektiğiniz kadar değil düşündüğünüz ve kafanızı yorduğunuz kadar var olacaklar..Bunu onurlu bir şekilde yaşatmak da kendinize işkence haline dönüştürmekte sizin elinizde..Ben onurlu bir şekilde işkencemi çekiyorum..Yani ben olmayın..

Sanırım gökyüzüne bin metre kala yıldızlar medcezir içinde..Beni çağırmaları klişe olur ama gidiyorum..Birleştirip doğru yüzü bulmam gerek..

Afiyet olsun..