Bana Bir Kez Doğruyu Söyle

Yalan söylemediğimiz bir gün var mı diye sordum, açlıktan guruldayan düşünce kabilelerin yer aldığı kafatası canavarına. Düşündüm, başkalarına yalan söylüyoruz, aynı anda kendimizi de kandırmış oluyoruz. Sonra tıpkı onlar gibi kendimizi sorguya çektiğimizde doğru olanı yani kendimize ve herkese yalan söylediğimizi kabul ediyoruz. Azılı bir yalancıyız.

"Bence" diye bir kalıp var, aklınızdan geçenleri hürce söyleyebileceğiniz bir diliniz var.  Şunu yapmayalım artık: "çok iyisin, hoşsun çok tatlısın, zekisin, eğlencelisin, güzelsin, beceriklisin, dürüstsün, mert birisin, estetiğin müthiş, esprilisin, duruşun, düşüncelerin her şeyin çok iyi ama..." işte bu "ama" senin zekanın geri olduğunu gösteriyor. Ama kelimesinden önceki tüm söylediklerin çöpe gitmesi sadece çenenin yorulmasından başka bir şey ifade etmiyor. "...ama gözünün üstünde kaşın var, bu yüzden olmaz" bunların kafası güzel kafası. 

Açık sözlü olmak bize belki birini kaybettirebilir ama o "birine" kendisini kazandırmış olabiliriz.

Bana bir kere doğruyu söyle...