Altın Portakal Film Festivalinde Bir Gün

          
   Aslında plan hazırdı, pazar günü pikniğe gidecektim, ta ki pikniğe gitmem için saat 8'de kalkmam gerektiğini duyana kadar. Biraz uykuma düşkün olmam sebebi ile hemen başka bir aktivite girişiminde bulundum. Bunun sonucunda pazar günkü aktivitem hazırdı. Saat 12'de Akm'de "Menekşe'den Önce" adlı filme gidecektim arkadaşımla. Sınıftan bir arkadaşla karşılaşmamızla beraber, 3 kafadar girdik filme. Film gerçekten çok güzeldi, bittikten sonra 10-15 dakika ayakta alkışlandı. Gerçekten izlenmesi gereken bir yapımdı. Çıktıktan sonra Türkan Şoray için açılan sergiyi gezdik. Kendisinin de sergiyi ziyaret etmesi ile beraber artık fotoğraf çektirmek caizdi. Fotoğraf çektirme sırasında etten duvar ören güvenlikle el ele tutuşup duvar da bir tuğla da ben oldum. Tabi ki sultan beni kırmadı ve fotoğrafı çektirdik. Sonra ellerimiz de alkolsüz şarap ve üzüm sularımız ile diğer resim ve fotoğraf sergilerini gezdim. Karizmamın tavan yapmış olduğunu düşünerek sergide ilerliyorum. Arkadaşımın "sen bunları tanımazsın yaşın yetmez" lafının üzerine şans bir gülücük attı ve oradan biri, etrafına resimden birini gösterdi, benimki deli cesareti hemen atladım. Resimle ilgili bilgi verdim ve tuttu, iyice gerildim. Adamın bana bakarak, "yanında ki kimdi?" sorusuna da artık cevap vermem lazımdı. Ve onuda tutturdum. Artık o kadar öz güvenim arttı ki, adamın "Kamuda mı okuyorsun?" Sorusunu anlamadan, "... yok ben sivilim" diyerek bütün entellektüel ve karizmatik halimi bitirdim. Sonra anladım ki İİBF'de tiyatro çalışmaları için sık sık gitmem sebebi ile beni o fakültede öğrenci sanmış.
 
   Birazcık temiz hava almak için dışarı çıktığımızda, teyzenin beni görevli sanıp sorular sorması ile saf gibi kaldım. Çünkü benim hiçbiri hakkında fikrim yoktu. O arada arkadaşımın sevdiği, bir kız bebeğini görünce, ben de "ay ne kadar şekermiş" diyerek yanına gittim. Bebeğin suratında ki gülümseme gitti ve döndü. İşte o an anladım ki bebeğinden tut, cinsiyeti kadın olan hiçbir varlığa kendimi beğendiremiyorum. Tanıdık bir polis bularak kortej alanında vip bir yerlerde konumlandık ve kortej sırasında ünlüler ile aramız yakın ve yerimiz iyiydi. Selda Alkor gerçekten çok güzel ve sevimli bir kadın. Bizim ile ilgilendi ve muhabbet etti.

   Kortejin arabalar ile geçme vakti gelmişti artık. Arabalarla geçerlerken ise nasıl oldu anlamadım ama şoförlerden biri eziyordu beni. Hayatım film şeridi gibi gözümden geçti. Bunu kimse duymasın ve aramızda kalsın Tecavüzcü Çoşkun bana karanfil attı arabadan. Belki de onun şoku ile ezilecektim. Neyse aksiyonu bol, tehlikesi bol, sanatı bol, rezilliği bol, komedisi bol, trajedisi bol bir gündü...