Mustafa Kemal Atatürk (12 Mart 1881 - 10 Kasım 1938)

Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Türklüğün yegane simgelerinden en değerlilerinden biridir. Şüphesiz ki içinde bulunduğumuz özgürlüğün, iradenin ve gururun baş temsilcilerindendir. Fakat ne yazık ki, sıfır noktasından gitgide yükselen demokratik ve layık devletimizin yükselişi fazla uzun sürmedi. Gerek idamlar gerek aydınların katledilerek kurban edilmesi. Gerekse var olan iktidarın Atatürkçü zihniyete ters düşmesi... Biz gençlerin büyük bir çoğunluğu ise onu ve silah arkadaşlarını belli başlı günlerde anmak, armağan edilmiş bayramları kutlamaya çalışmaktan öte gitmemektedir. Geçmişe dönüp tarihimize en kaba şekilde göz atıldığında bile insanın içi ürperirken, hala süregelen bu vurdumduymazlık ve nereye kadar süreceği meçhul; neye, nereye, neden şehit verildiği bilinmeyen hemen akabinde toplanan vatanseverlerin "vatan sağ olsun" sloganları artık son bulsun temennileri de tükenmeyecek. Bilinmezliğe atılan her adım, bizleri karanlığa itiyor.
Yakın ışıklarınızı!

Saygıyla anıyorum...

Mustafa Kemal Atatürk'ün Söyledikleri:
  • İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, 
  • et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde 
  • yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

  • Beni görmek demek, mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.

  • Büyük ölülere matem gerekmez, fikirlerine bağlılık gerekir.

  • Ben, manevi miras olarak hiçbir nass-ı katı, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım, ilim ve akıldır. Benden sonrakiler, bizim aşmak zorunda olduğumuz çetin ve köklü müşkülat önünde, belki gayelere tamamen eremediğimizi, fakat asla taviz vermediğimizi, akıl ve ilmi rehber edindiğimizi tasdik edeceklerdir. Zaman süratle dönüyor, milletlerin, cemiyetlerin, fertlerin saadet ve bedbahtlık telakkileri bile değişiyor. Böyle bir dünyada, asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek, aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur.

  • Benim, Türk milleti için yapmak istediklerim ve başarmaya çalıştıklarım ortadadır. Benden sonra, beni benimsemek isteyenler, bu temel mihver üzerinde akıl ve ilmin rehberliğini kabul ederlerse, manevi mirasçılarım olurlar.

  • Bir zamanlar gelir, beni unutmak veya unutturmak isteyen gayretler belirebilir. Fikirlerini inkar edenler ve beni yerenler çıkabilir. Hatta bunlar, benim yakın bildiğim ve inandıklarım arasından bile olabilir. Fakat, ektiğimiz tohumlar o kadar özlü ve kuvvetlidirler ki bu fikirler, Hint'ten, Mısır'dan döner dolaşır gene gelir, verimli neticeleri kalpleri doldurur.

  • Hayatımın bütün devrelerinde olduğu gibi, son zamanların buhranları ve felaketleri arasında da bir dakika geçmemiştir ki, her türlü huzur ve istirahatimi, her nevi şahsi duygularımı milletin kurtuluşu ve mutluluğu adına feda etmekten zevk duymayayım. Gerek askeri hayatımın ve gerek siyasi hayatımın bütün devir ve bölümlerini işgal eden mücadelelerimde daima hareket kuralım, milli iradeye dayanarak milletin ve vatanın muhtaç olduğu gayelere yürümek olmuştur.

  • Pekala bilirsiniz ki benim bütün hayatımda bu ana kadar güttüğüm gaye, hiçbir vakit kişisel olmamıştır. Her ne düşünmüş ve her neye girişmiş isem, daima memleketin, milletin ve ordunun adına ve menfaatine olmuştur. Hiçbir zaman şahsımın üstünlüğünü ve sivrilmemi göz önüne almamışımdır.

  • Memleket ve milletin kurtuluşu ve mutluluğu için çalışmaktan başka bir maksadım yoktur. Bu, bir insan için kafi bir sevinç ve haz temin eder. Benimle beraber olan arkadaşlarım, bütün vatandaşlarım da aynı maksadı takip etmektedirler. Şhsi ve ailevi huzur ve mutluluğun, milletin huzur ve mutluluğuyla ayakta durduğunu, memleketin güvenlik ve dokunulmazlığıyla mümkün olduğunu gerçek ve ciddi bir surette anlamışlardır. Ben ve benimle beraber olanlar, hedefimizin yüceliğine, yolumuzun doğruluğuna eminiz. Bunda asla şüphe ve tereddüdümüz yoktur. Milletimizin, Türk milletinin yakın, uzak tarihine lüzumu kadar bilgimiz vardır, Mazinin derslerini, bugünün ve geleceğin hayatı için göz önünde tutmak dikkatinden mahrum değiliz. Yaptığımız hizmetlerle övünmüyoruz. Yapacağımız hizmetlerin, iftihar sebebi olabileceği ümidiyle avunuyoruz.

  • (Çevresindekilere söylediği bir söz) : 
  • Beni övme sözlerini bırakınız; gelecek için neler yapacağız, onları söyleyin!

  • Benim ihtiraslarım var, hem de pek büyükleri; fakat bu ihtiraslar, yüksek mevkiler işgal etmek veya büyük paralar elde etmek gibi maddi emellerin tatminiyle ilgili bulunmuyor. Ben bu ihtiraslarımın gerçekleşmesini, vatanıma büyük faydaları dokunacak, bana da gerektiği gibi yapılmış bir vazifenin canlı iç rahatlığını verecek büyük bir fikrin başarısında arıyorum. Bütün hayatımın ilkesi, bu olmuştur. Ona çok genç yaşımda sahip oldum ve son nefesime kadar da onu koruyacağım.

  • Allah bilir, hayatımda bugüne kadar orduya faydalı bir üye olabilmekten başka vicdani bir emel edinmedim. Çünkü vatanın korunması, milletin mutluluğu için her şeyden evvel ordumuzun, eski Türk ordusu olduğunu dünyaya bir daha ispat lüzumuna çoktan inanmış idim. Bu inanca ait emellerimin şiddeti, ihtimal beni pek ziyade aşırı davranışlı göstermişti. Fakat zaman, saf ve temiz dimağlardan doğan fikri gerçekleri -kabulünden çekinilse dahi- uygulattırır.

  • Bütün vazifelerin üstünde bizim de bir vicdani vazifemiz vardı; o da, herkesin sudan bir takım vazifeler yaptığı sırada hayatımızı, varlığımızı bu milletin bağrına sokarak, onlarla beraber düşman karşısında uğraşmak olmuştur!

  • Ben vazifemin bitmediğini, yüklendiğim sorumluluğun da yüksek ve çetin olduğunu anlıyorum. Arkadaşlar, bu vazife bitmeyecektir; ben toprak olduktan sonra da devam edecektir! Ben seve seve, sevine sevine bütün varlığımı bu kutsal vazifeye vereceğim ve onun yüksek sorumluluğunu yüklenmekle mesut olacağım. Vazifeme başarı ile devam edebileceğim. Çünkü büyük milletimizin kalp ve vicdanında bana karşı sarsılmaz bir güven ve itimat taşımakta olduğunu görüyorum. Bu benim için büyük kuvvettir, büyük yetkidir.

  • Biz, eğer millet ve tarih önünde herhangi bir hata işliyorsak, bunun sorumluluğunu vicdan ve sağduyumuzda hissetmekten ve ödemekten, hiçbir zaman çekinecek insanlar değiliz.

  • Millet ve memleketin sayesinde kazanılan rütbe ve refahın bir ehemmiyeti, bir kutsallığı vardır. Biz bunlardan, ancak yine bu aziz millet ve memlekete borçlu olduğumuz son bir namus vazifesini yapmak için ayrıldık. Milletin kendi hayatını kurtarmak, kendi meşru hakkını müdafaa etmek için çıkardığı sese iştirak etmek, her kendini bilen vatandaşın vazifesidir. Eğer bu millet, bu memleket parçalanacak olursa umumi şerefsizliğin yıkıntısı altında, şunun bunun kişisel şerefi de parça parça olur. Biz, o umumi şerefi kurtarabilmek için harekete gelen millete ruhumuzla iştirak ettik, iştirakimize mani olabilecek şahsi rütbeleri, mevkileri de umumi şerefi kurtarmaya yönelik bir gaye uğruna feda ettik.

  • Ben, gerektiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim.

  • (Mallarını millete bağışlaması nedeniyle söylemiştir) : 
  • Mal ve mülk, bana ağırlık veriyor. Bunları, soylu milletime geri vermekle büyük ferahlık duyuyorum. Zenginlikten ne çıkar; insanın serveti, kendi manevi şahsiyetinde olmalıdır!

  • Hürriyet ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben, milletimin ve büyük ecdadımın en kıymetli mirasından olan bağımsızlık aşkı ile yaratılmış bir adamım! Çocukluğumdan bugüne kadar ailevi, hususi ve resmi hayatımın her safhasını yakından tanıyanlarca bu aşkım bilinir. Bence bir millette şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın yerleşmesi ve yaşaması, mutlaka o milletin hürriyet ve bağımsızlığına sahip olmasına bağlıdır. Ben şahsen, bu saydığım özelliklere çok ehemmiyet veririm ve bu özelliklerin kendimde varlığını iddia edebilmek için milletimin de aynı özellikleri taşımasını şart ve esas bilirim. Ben yaşayabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım! Bu sebeple milli bağımsızlık, bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri gerektirdiği takdirde insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet gereğinden olan dostluk ve siyaset münasebetlerini, büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin de bu arzusundan vazgeçinceye kadar amansız düşmanıyım!

  • (Savarona yatında kabul ettiği Romanya Kralı Karol 'un, görüşme sırasında Almanya ile Çekoslovakya arasındaki Südet meselesine temas etmesi ve Atatürk'ten Çekoslovakya Cumhurbaşkanı Beneş 'e bazı telkinlerde bulunmasını rica etmesi üzerine, görüşmeyi dinlemekte olan zamanın Dışişleri Bakam Tevfık Rüştü Aras 'a söyledikleri): 
  • Majeste Kral'm söylediklerini dikkatle dinledim. Benden, bir devlet reisine kendi ülkesinden bir parçayı Almanlar'a terk etmesini tavsiye etmekliğimi mi istiyorlar? Benim gibi, bütün ömrü boyunca yurdunun bağımsızlığı ve bir karış toprağım başkasına vermemek için savaşan bir adam, inançlarına aykırı bir şeye nasıl aracı olur? Görüyorum ki Majeste Kral, beni ve karakterimi iyi tanımıyorlar.

  • Ölüme doğru en çok atılanlardan biriyim. Kurşun ve gülle yağmuru altında birçok muharebelere iştirak ettim. Hatta ölüm bir defa, kalbimin yanından sıyırarak geçti. Kalbimin üzerinde bir saat vardı ve bu saat, mermi parçasının şiddetini kırdı.

  • Her zaman tekrar mecburiyetinde kalıyor ve tekrarı da faydalı görüyorum ki, eğer ben milletime herhangi bir hizmette bulunmuşsam, eğer ben herhangi bir teşebbüste ön ayak olmuşsam, bu hizmet ve teşebbüsün temel kaynağı, saygılar ve sevgilerle bağlı olduğum, bundan sonra da saygı ve sevgiyle mutluluk ve refahına varlığımı, hayatımı vereceğim aziz milletime, sizlere dayanmaktadır. Bir millette güzel şeyler düşünen insanlar, fevkalade işler yapmaya kabiliyetli kahramanlar bulunabilir. Ama öyle kimseler yalnız başına hiçbir şey olamazlar; meğer ki bir umumi hissin ifadesi, temsilcisi olsunlar! Ben milletimin düşünce ve duygularını yakından tanımaktan, aziz milletimde gördüğüm kabiliyet ve ihtiyacı belirtmekten başka bir şey yapmadım. Onun bu kabiliyet ve duygularını sezip tanımakla övünüyorum. Milletimdeki, bugünkü zaferleri doğurabilecek özelliği görmüş olmak... Bütün bahtiyarlığım işte bundan ibarettir.

  • Arkadaşlarımız ve milletin bütün fertleri gibi, milli davamızda benim de emeğim geçmiş ise, bu çalışmada iş yapma kuvveti ve başarı varsa, bunu şahsıma atfetmeyiniz. Ancak ve ancak bütün milletin manevi şahsiyetine atfediniz. Ben, milletin bu yüksek, manevi şahsiyeti içinde bir naçiz fert olmakla bahtiyarım. Efendiler, millet bütünüyle manevi bir şahıs halinde ve bir birleşmiş kitle şeklinde belirdi ve bu yüce birliği koruyarak ona düşman olanları ortadan kaldırdı.

  • Milletimle yakından ve gösterişten uzak karşılıklı görüşmenin zevkini, bahtiyarlığını anlatamam. Her ne vakit milletimin karşısında kendimi görsem, her ne vakit milletimin fertlerinden birkaçının yüzüne baksam, oradan ruh ve vicdanıma gelen ışık, benim için en kıymetli bir ilham ve verim alevi oluyor!

  • 30 Ağustos'ta sevk ve idare ettiğim muharebe, Türk Milleti'nin yanımda bulunduğu halde, idare ettiğim ilk ve son muharebedir. Bir insan kendini, milletle beraber hissettiği zaman, ne kadar kuvvetli buluyor bilir misiniz? Bunu tarif müşküldür.

  • Hayatımda en büyük dayanak ve kuvvetim, vatandaşlarımdan gördüğüm itimat ve destekdir. Bütün vazifelerimde manevi, vicdani olan en büyük endişem, emanetinizin hürmet ve kutsallığına devamlı olarak dikkat etmektir.

  • Samimi olarak bu memleketin, bu milletin menfaatine yapılacak bir iş olsun, ben onu göz önüne almayayım; bu, mümkün değildir. Yalnız, işin gerçekten millete menfaati olmalı ve teklifin samimi olarak yapıldığına ben inanmalıyım.

  • Benim için dünyada en büyük mevki ve mükafat, milletin bir ferdi olarak yaşamaktır. Eğer Cenab-ı Hak beni bunda muvaffak etmiş ise, şükrederim. Bugün olduğu gibi ömrümün nihayetine kadar milletin hizmetinde olmakla iftihar edeceğim.

  • Şimdiye kadar millete yapamayacağım bir şeyi vaat etmedim. Ben yapacağım dediğim zaman, buna inanmayanlar vardı. Buna rağmen hareket ettim. Görüyorsunuz ki başardık. Benim ve benimle çalışanların güveni vardır ki, yeni hedeflerimize de başarıyla varacağız. Şimdiye kadar söylediklerimin gerçekleşmiş olması, bütün tasavvurlarımın beni yalanlamaması, milletin ciddi ve samimi olarak bana yardımcı ve destek olmasıyla mümkün olmuştur. Onun için yeni gayelere erişmek için de bu yardım ve desteğe ihtiyacım vardır; onu benden esirgemeyiniz!

  • Benim şan ve şerefimden bahsetmek de hatadır. İyi dinleyiniz öğüdüm budur ki, içinizden herhangi bir adam çıkar, şan, şeref davası güder ve benzersiz olmak isterse, başınızın belasıdır; ilk önce kafası kırılacak adam budur! Mensup olduğum Türk milletinin şan ve şerefi varsa, benim de bir ferdi olmak sıfatıyla şanım şerefim vardır, asla başka değilim.

  • Ben zannediyorum ki, millet fertlerinin hiç birinden fazla yüksekliğe sahip değilim. Bende fazla girişim görüldüyse bu benden değil, milletin bileşkesinden çıkan bir girişimdir. Sizler olmasaydınız, sizlerin vicdani eğilimleriniz bana dayanak noktası teşkil etmemiş olsaydı; bendeki girişimlerin hiçbiri olmazdı. Millete ait meziyetleri yalnız şahıslara bırakan anlayış, eski idarelerin sistem ve usul meselesinden doğuyordu. Vaktiyle mevcut devlet ve devletlerin kuruluş şekli, sadece bir şahsın menfaatlerini ve arzularını tatmine yönelmiş idi. Şhısların bu arzu ve emellerine hizmet eden millet, gösterilen büyüklüklerin şerefinden asla payını alamaz, ancak hata ve beceriksizlik olursa onlar millete yüklenirdi. Bugün bu hal mevcut değilse, millet kendi büyüklüğünü olduğu gibi dünyaya göstermişse, fazlalık bende değil, bugünkü idarenin niteliğindedir. Bu şekil mevcut oldukça, bu mevkie çıkacak herkesin yapacağı şey bundan başka türlü olamaz.

  • Sizden olan bir şahsa, sizden fazla ehemmiyet vermek, her şeyi milletin bir ferdinin şahsiyetinde odaklaştırmak, geçmişe, bugüne, geleceğe, bütün bu zamanlara ait bir toplumun meselelerinin aydınlatılması ve belirtilmesini yüksek bir topluluğun tek bir şahsiyetinden beklemek elbette ki layık değildir, elbette ki lazım değildir.


  • Ben düşündüklerimi, sevdiklerime olduğu gibi söylerim. Aynı zamanda gerekli olmayan bir sırrı kalbimde taşımak kudretinde olmayan bir adamım. Çünkü ben, bir halk adamıyım. Ben düşündüklerimi daima halkın önünde söylemeliyim. Yanlışım varsa halk beni yalanlar. Fakat şimdiye kadar bu açık konuşmada halkın beni yalanladığını görmedim.

  • Ben, ancak daha iyisini yapabildiğim şeyi tahrip edebilirim; yapamayacağım şeyi de tahrip edemem.

  • Ben o adamım ki ordunun memleketi, milleti muhakkak bir neticeye götürebileceği noktalarda emir veririm. Fakat ilim ve bilhassa sosyal ilim sahasına dahil işlerde ben emir vermem. Bu alanda, isterim ki bana bilginler doğru yolu göstersinler. Onun için, siz kendi ilminize, kültürünüze güveniyorsanız, bana söyleyiniz. Sosyal ilmin güzel yönlerini gösteriniz, ben takip edeyim.

  • Ben, sadece evlenmek için evlenmek istemiyorum. Vatanımızda yeni bir aile hayatı yaratmak için önce kendim örnek olmalıyım. Kadın böyle umacı gibi kalır mı?

  • Hayat kısadır. Bunu kutlama ve taçlandırma için, insanların genellikle makul gördükleri vasıta evliliktir. Bu umumi kurala uymayanlar, pek sınırlı ve müstesnadırlar. Bu istisnaları oluşturanlar da, esas kuralın fenalığından değil ve fakat tersine bu güzel kurala inanmadan kendilerini meneden sebeplerin mahkûmu olduklarından, belki evlenmiş olmaktan korktuklarından fazla bedbaht olanlardır, inkar edilmez bir gerçektir ki insanlar, hayat, kadınsız olamaz. Evli olanlar, hayatın vazgeçilmezini temin etmiş ve bütün düşünce ve isteklerini bir maksat, bir meslek, bir amaca yöneltmiş olur. Ancak talih, eşlerin ruh ve kalplerini iyi geçindirsin!

  • Eşini mesut edebilecek herkes evlenmelidir, çoluk-çocuk sahibi olmalıdır. Bana bakmayınız; bu meselede örnek İsmet Paşa'dır. Benim hayatım başka türlü düzenlenmiştir. Buna rağmen tecrübesini yaptım. Sonradan anladım ki bu iş benim başarabileceğim iş değilmiş.

  • (Bursa'da kendisini karşılayan çocuklara söylemiştir): 
  • Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz; kızlar, çocuklar!

  • (Bir alay karargahının temel atma töreni esnasında bir koyunun temel için açılan çukura doğru, yere yatırılıp boğazından kesilmek üzere olduğunu gördüğü zaman, İran Şhı Rıza Pehlevi ile aralarında geçen konuşma) : 
  • Atatürk; - Ben kana bakamam! Bir tavuğun dahi boğazlandığını görmeye tahammülüm yoktur. 
  • Şhinşah; - Ya bu kadar çok bulunduğunuz büyük ve kanlı muharebe meydanları? 
  • Atatürk; - Ha, o başka meseledir; öyle yerlerde cesetlerin üzerinden atlayarak yürürüm. O bambaşka bir iştir.

  • Birçok zaferler kazandım. Fakat, bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum.

  • Ben, muharebelerde dahi düşmanın üzerinde bir kin duymam; yalnız askerlik kurallarının tatbikini düşünürüm.

  • Ben başkalarının yaptığı ilkelere değil, ancak kendi ilkelerime uyarım.

  • Benim gözümde hiçbir şey yoktur; ben yalnız liyakat aşığıyım.

  • Hiçbir zaman şahsi gücenikliklerimi, birtakım olumsuz girişimlerle tatmine kalkmak adiliğine tenezzül etmem.

  • Benim müstesna olduğuma dair bir kanım yoktur.

  • Ben ölürsem soylu milletimizin beraber yürüdüğümüz yoldan asla ayrılmayacağına eminim; bununla gönlüm rahat!

Mustafa Kemal Atatürk için söylenenler:



  • Devletimizin banisi ve milletimizin fedakar sadık hadimi, insanlık idealinin âşık ve mümtaz siması, eşsiz kahraman Atatürk! Vatan sana minnettardır.
  • İsmet İnönü

  • Türkiye tarihi, bugün her zamandan çok Batı ve Avrupa tarihinden ayrılmaz bir haldedir. Ve Atatürk'ün bu yöndeki gayretleri sonuçsuz kalmamıştır. Memleketlerimiz arasındaki yüzyılları aşan dostluk, bu gelişmenin temel öğelerinden biridir.
  • Charles de Gaulle, Fransa

  • Dünya sahnesinden tarihin en dikkat çekici adamlarından biri geçti.
  • Chicago Tribune

  • Savaş sonrası döneminin en yetenekli liderlerinden biri.
  • New York Times
  • İnsanı teslim alıcı fevkalade önderlik kuvveti vardır. O, tetiktir, hazır cevaptır, dikkati çekecek kadar zekidir.
  • Gladys Baker, Gazeteci, ABD

  • O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan basit bir diktatör değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmağa uğraşan bir kahramandı.
  • Prof. Walter L. WRIHT, Almanya

  • Atatürk Türkiye'yi tek düşmanı kalmaksızın bırakmıştır. Bu zamanımızın hiçbir devlet şefinin başaramadığıdır.
  • Alman Volkischer Beobachter Gazetesi
  • Almanya, Atatürk'ün eserine ve mücadelesine hayrandır. Onda, tarihi eseri, özgürlüğü seven bütün milletler için bir sembol olarak kalacak kudretli bir kişilik görmektedir.
  • Berlin, Alman Ajansı

  • Istırap çeken dünyada barış ve esenliği yeniden kurmak ve insanlığın yalnız maddi değil, manevi gelişmesini sağlamak isteyenler Atatürk'ün iman verici ve yön göstericiliğinden örnek ve kuvvet alsınlar.
  • Herbert Melzig, Alman Tarihçi
  • O, kendi milleti ve beşeriyet âlemi için beslediği muhabbetle, bir dâhinin neler yarattığına dair, cihana fevkalade heyecanlı bir sahne seyrettirmektedir.
  • Herbert Melzig, Alman Tarihçi

  • Çelik gibi azim ve gayreti, uzağı gören akıl ve hikmetle birleşmiş olan bu gerçek halk önderi ve devlet adamı; Anadolu dağlarının en uzak ve ıssız köşesindeki köylere bile başka bir ruh aşılamıştır.
  • Illustrierte Dergisi, Almanya

  • Eski Osmanlı imparatorluğu bir hayal gibi ortadan silinirken, milli bir Türk Devleti'nin kuruluşu, bu çağın en şaşırtıcı başarılarından birisidir. Mustafa Kemal, yüce bir eser ortaya koymuştur. Atatürk'ün parlak başarısı bütün sömürgeler için bir örnek olmuştur.
  • Prof. Maurice Beaumont, Fransa

  • İnsanlığın bütün belirtileri O'nda kendini hemen gösteriyor.
  • Noelle Gazetesi, Fransa

  • Çok büyük bir adamdı. Bir siyasi dahiydi.
  • Fransiz Excelsior Gazetesi

  • Dünyanın, çağdaş, en büyük kişilerinden biri.
  • Le Jour-Echo de Paris

  • Atatürk'un yurt kurtarıcı olduğunu, milletlerin en vefalısı olan Türkler asla unutmayacaklardır.
  • Noell Roger Gazetesi, Fransa

  • Karşımdaki bu büyük adamda, keşfettiğim bu büyük meçhulde maharet ve karakter o kadar iyi işlenmişti ki, sözlerinde hiçbir şüphe aranamazdı.
  • Claude Farrère, Fransız Yazar
  • Asırları aşan adam !
  • Paris Basını, Fransa

  • Bugünün Türkleri, yüzyıllar önce Avrupa’yı titreten canlı millet durumuna erişmiştir. Ve bu akşam O büyük ölünün başında bekleyen Türkiye, güçlü ve dipdiri Türkiye'dir.
  • Pierre Dominique, Fransız Gazeteci

  • Akıllı ve barışçı yöntemlerle gerçekleştirdiği eseri halkların tarihinde izlerini bırakacaktır.
  • Albert Lebrun, Fransız Cumhurbaşkanı
  • Mevcut rütbelerin hepsini kaldırdığı bir memlekette, bu adam, bütün rütbeleri, kazanmıştır. O memlekete, bulabilecek en şerefli isim O'na verilmiştir.
  • Mercel Sauvage, Fransız Gazeteci

  • Bu, insanlığa denenmiş bir felsefe örneği olarak sunulabilir. Atatürk yüzyıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı.
  • Gerard Tongas, Fransız Yazar

  • Atatürk öldü. Barış kubbesinin Doğu sütunu yıkıldı. Artık evrende barışı kimse garanti edemez. Nitekim Avrupalı devlet adamları; O'nun 1930'da yaptığı uyarı ve tavsiyeleri dinlememiş ve dünyayı 1939 yılında ikinci büyük savaş felaketinin içine sürüklemişlerdir.
  • Sanerwin Gazetesi, Fransa

  • Yeni Türk Devleti ile Ankara Antlaşması’nın imzalanması nedeniyle; "Bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı" diyenlere Fransız Başbakanının Mecliste verdiği cevap:"Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O'nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.
  • Briand, Fransa Başbakanı, 1921

  • Denilebilir ki onsuz, İslam âlemi yolunu bulabilmek için elli yıl daha bekleyecekti.
  • Berthe Georges Gaulis, Fransa
  • O, yüce bir dağa benzer. Eteğinde yaşayanlar bu yüceliği fark edemezler. Bu dağın azametini kavrayabilmek için, O'na çok uzaklardan bakmak gerekir.
  • Claude Farrère, Fransız Edibi

  • Sırasıyla ihtilalci ve asi, sonradan muzaffer bir kumandan olan "Türklerin babası" Yeni Türkiye'yi yarattı, sultanları kovdu, kadınlara hürriyet verdi, fesi kaldırdı, ülkesinde radikal bir inkılâp yaptı.
  • Soir, Paris, Fransa

  • O, Türkiye'nin önceki kuşaklarından hiç birine nasip olmayan özgürlük ve güven dolu bir hayat sağladı. Başarıları, Türkiye'nin Avrupa devleti olmasını sağladı, yakın doğunun tarihini değiştirdi.
  • Times Gazetesi, Ingiltere

  • O, olmasaydı modern Türkiye olmazdı. O'nun sayesinde Türkler, O'nun olağanüstü eserini izleyebilecekler ve zaten dünyaca pek yüksek olan onurlarını daha fazla yükseltebileceklerdir.
  • Nya Dagligt Gazetesi, İsveç

  • Türkiye'yi yaratan, tarihimizin bu en Büyük Adamını başımı en derin hürmetle eğerek selamlarım.
  • Prof. Morrf, İsviçre

  • Yalnız bir asker değil, aynı zamanda yüzyılımızın bir daha göremeyeceği bir dahi idi.
  • Prof. Sekretan, İsviçre

  • Hayatının sonuna kadar milleti'nin mutlak güveni ile kurduğu devletin başında muzaffer kumandanının kişiliği, eşi görülmemiş bir karakter örneğidir.
  • C. C. SFORZA, İtalya

  • Üstün iradesi, tükenmez cesareti ve eşsiz seziş ile hasımlarını dize getirdi. Fazilet ve ciddiyeti, üç yılda memleketine yalnız askeri değil, aynı zamanda tam ve doyurucu bir siyasi zafer kazandırdı.
  • F. Perrone Di San Martino, Yazar

  • Atatürk'ün ölümü ile Yakın Doğu'nun gelişmesine birinci derecede etken olan son derece kuvvetli bir şahsiyet kaybolmuştur.
  • Tribuna Gazetesi, İtalya

  • Şaşırtıcı ve çekici bir kişi. Asker olarak büyük, fakat devlet adamı olarak daha büyük.
  • Japon Times
  • Yüzyıldan beri Küçük Asya'nın çıkardığı en büyük lider.
  • The Japon Chronicle

  • Büyük adamlar, kuşaklarının başındadır. Türk Milleti'nin başındaki büyük ve dahi Atatürk, politika ve savaş alanlarında yılmayan büyük ve yurtsever bir insandı.
  • Kerama, Lübnan Başbakanı, 10 Kasım 1963
  • Kelimenin tam anlamıyla bir yapıcı ve yaratıcı olan Atatürk, dünya haritasında memleketine yepyeni bir sınır çizmiştir...
  • Loryan Gazetesi, Lübnan, 1938

  • Atatürk, dünyanın çok nadir yetiştirdiği dâhilerdendir. O, bütün bir tarihin seyrini değiştirmiştir.
  • Ennehar Gazetesi, Lübnan, 1938
  • Dünyanın çok nadir yetiştirdiği dâhilerdendir. Dünya tarihinin gidişini değiştirmiştir.
  • An Nahar Gazetesi, Lübnan

  • Yüzyılımızda, "olmayacak hiçbir şey yoktur" şeklindeki tarihi gerçeği ispatlayan ilk adam olmuştur.
  • Esti Ujsag, Macaristan
  • Dünya, bu savaş ve barış kahramanı büyük adamın ölümü ile yoksul düşmüştür.
  • Pester Lioyd Gazetesi, Macaristan

  • Türkiye'yi bir arı kovanına ve bütün Türkleri de bal aramaya çıkmış çalışkan arılara benzetiyorum. Nasıl arılar beylerinin etrafında toplanıp çalışırlarsa bütün Türk Milleti bugün büyük dahi Mustafa Kemal etrafında toplanmışlardır.
  • Prof. M. Zaajti Franes, Macaristan

  • Çağının, belki de tüm tarihin en olağanüstü kişilerinden biri.
  • Egyptian Gazetesi, Mısır

  • Kemal Atatürk'ün karakterinin bir cephesini göstermek itibariyle bir noktayı hatırlatmak isterim. Bize savaşlarından birini anlatıyordu. Birdenbire durdu: "Görüyorsunuz ya", dedi. "Birçok zaferler kazandım. Fakat bunların en büyüğünden sonra bile her akşam, savaş alanlarında ölen bütün askerleri düşünerek içimde derin bir keder duyuyorum." Cesaret ve zekâsından başka yüreği bu kadar yüce olan böyle bir şef'in, yurdu için mucizeler yaratmış olmasına şaşılabilir mi?
  • George Bennes, Vu Gazetesi, Fransa, 1938

  • Atatürk, tarihte, memleketinin en büyük adamlarından biri olarak kalacaktır.
  • Le Morgen Bladet Gazetesi, Norveç

  • Kemal Atatürk, yalnız bu yüzyılın en büyük adamlarından biri değildir. Biz Pakistan'da, O'nu geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever...
  • Eyüp Han, Pakistan Cumhurbaşkanı

  • Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken, O'nun bakışı ile cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.
  • İkbal, Pakistanlı şair

  • O'nun yaratıcı ruhunun ve ateşli yurtseverliğinin harekete geçmemiş olduğu hiçbir alan yoktur...
  • Gazeta Polska, Polonya

  • Atatürk, tarihte teşkilatçı bir dahi, bir milletin harikalar yaratan yöneticisi ve memleketinin kurtarıcısı olarak kalacaktır.
  • Independance Romaine Gazetesi, Romanya, 12 Kasım 1938
  • Bir milleti, uçurumun kenarından sarsılmaz azmiyle kurtaran, kuvvetlendiren, yükselten yöneticiler arasında Atatürk, en birincisidir.
  • Timpul Gazetesi, 12 Kasım 1938

  • Şöhreti bütün cihana yayılmış olan tecrübeli başkanın yönetimi herkesin sevgi ve saygısını çeken büyük Türk Milleti'nin milli bağımsızlığını devamlı bir başarı ile kuvvetlendirmiş ve yeni milli yapısını yaratmıştır.
  • Kalinin, Sovyet Başbakanı

  • Vatanını muhakkak bir parçalanmaktan kurtararak devlet gemisini güvenilir bir limana götürdükten sonra milletinden bir taht istemedi. O, kelimesinin bütün anlamıyla bir insan, essiz bir dahi, kahraman bir asker ve siyaset adamı idi...
  • Elifba Gazetesi, Suriye

  • Atatürk’ün başardığı işler mucize ve harika kabilindedir. Birkaç yıl içinde memleketinde yaptığı inkılâplar, birkaç yüzyılda gerçekleştirilmeyecek işlerdir.
  • El Tekaddum Gazetesi, Suriye

  • Atatürk'ün dehası, tarihte Türk Milleti'nin taşıdığı ruhun faziletine en yüksek örneklerinden birini teşkil edecektir.
  • Branko Aczemovic, Büyükelçi, Yugoslavya

  • Türkiye, dost ve düşmanlarının hayran olduğu bir deha adama malik bulunmak bahtiyarlığına erişmiştir.
  • Katimerini Gazetesi, Yunanistan

  • Devrin yüksek şahsiyetleri kitaplarda, konferanslarda Türkiye'nin asla değişmeyeceğini ve değişmeden öleceğini ilan etmişlerdi. Hâlbuki ölmeden değişti. Hem de kökünden ve baştan aşağı değişti. İnançlar, gelenekler, yöntemler yıkıldı. Son döküntülerini de yabancı zırhlıları ve kapitülasyonlar gibi memleketten sürüp attılar. Türkiye, ruhunu değiştirmişti. Tamamen ve tasavvur edilmesi mümkün olduğu kadar...
  • Raymond Cartier, Le Nouvelliste Gazetesi, Fransa

  • Savaş sonrasının en ileri gelen devlet adamlarından biri. Kendi başına bir klâs oluşturuyordu ve hemen her açıdan tekti.
  • The Fortnightiy, Londra

  • Avrupa, savaştan sonra belirmiş az sayıdaki yapıcı devlet adamlarından birini kaybetti.
  • Spectator, İngiltere
  • Çağımızda hiçbir isim Atatürk'ün adı kadar büyük saygı yaratmamıştır.
  • Observer Dergisi, İngiltere

  • İngiltere önce, cesur ve asil bir düşman, sonra da sadık bir dost olarak tanıdığı büyük adamı selamlamaktadır.
  • Sunday Times Gazetesi, İngiltere
  • O, benzeri olmayan bir devlet adamı idi. Diktatörlerin tahammül edemediği serbest bir nizamla, demokrasilerin başaramadığı ve başaramayacağı işler yapmıştır. Tarihte böyle adamlar devirlerine kendi adlarını vermişlerdir.
  • Word Price, İngiltere

  • Savaş Türkiye'yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Milletini yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın O'nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahraman ve modern Türkiye'nin Ata'sına değer bir görünümden başka bir şey değildir.
  • Winston Churchill, İngiltere Başbakanı
  • Atatürk, Türk Milleti'nin ruhunda Türk Bayrağı gibi dalgalanan bir baştı.
  • Daily Telegraph Gazetesi, İngiltere

  • Cumhuriyet Türkiyesi'nin Devlet Başkanı Kemal Atatürk, diğer önderlerde görmeye alışmadığımız şu değerli nitelikleri kişiliğinde toplamış bulunuyor: alçak gönüllülük, yeterlik ve başarı...
  • The Truth, İngiltere
  • O genç ve dahi Türk şefinin o esnada Çanakkale’de bulunması, müttefikler bakımından talihin en acı darbelerinden biridir.
  • Alan Moorehead, İngiliz Yazar

  • Atatürk, eskimiş bilimlerle boş yere kafasını yormamış olduğundan daha taze ve cesur düşünen bir önderdir. Kendisi için, bugünkü Avrupa’nın en güçlü Devlet Adamıdır diyebileceğimiz Atatürk, hiç şüphesiz devlet adamlarının en cesur ve orijinalidir.
  • Herbert Sideabotham, İngiliz Yazar

  • Herhangi bir olayı derinliğiyle kavramak, çıkar yolu görüp birdenbire harekete geçmek iktidarı, O'nun eşsiz otoritesinin başlıca kaynaklarından biridir.
  • Grace Ellison, İngiliz Gazeteci, 1923

  • O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de en büyük önderdi.
  • Emanullah HAN, Afgan Kralı
  • Bu Türk Milleti yastadır. Çünkü yeni Türkiye'nin yaratıcısı olan eşsiz şefini kaybetmiştir.
  • Stipsi Gazetesi, Arnavutluk

  • Büyük düşüncelerin adamı. Bir devlet mimarıydı.
  • Neue Freie Presse, Viyana, Avusturya
  • Atatürk öyle bir insandır ki, hayali değildir. İstediğini bilir, bildiğini yapar, yapamayacağı birşeyi de istemez.
  • Avusturyalı Heykeltraş Krippel

  • Atatürk, yirminci asrın en büyük gerçeğini yaratan adamdır.
  • Nasyonal Tidende, Belçika

  • Milletine bu kadar az zamanda bu ölçüde hizmet edebilen tek devlet adamı Atatürk'tür.
  • Libre Belgique, Belçika
  • Hiçbir memleket, yeni Türkiye'nin Ata'sı tarafından başarılan kadar güçlü, hızlı ve kökten bir yenilik hamlesine erişmemiştir.
  • Dness Gazetesi, Bulgaristan

  • Mustafa Kemal yeni Türkiye'nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yepyeni, güçlü bir millet yaratmış, essiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle herkesi kendine inandırmıştır.
  • Ma Shao-Cheng, Çinli Yazar
  • Atatürk, şahsiyet ve yeteneğin dev gibi bir simgesi idi, O, yirminci yüzyılın en görkemli olayını yaratan adamdı.
  • National Tidence Gazetesi, Danimarka

  • Atatürk, olağanüstü nitelikte bir devlet adamı, savaş sonrası dünya tarihinin en önemli simalarından biri idi.
  • Hufvud Stadbladet Gazetesi, Finlandiya
  • Dünyanın yetiştirdiği en büyük insanlardan biri.
  • Star of India, Hindistan

  • Atatürk, yalnız Türk Milleti'nin değil, özgürlüğü uğruna savaşan bütün milletlerin önderiydi. O'nun direktifleri altında siz bağımsızlığınıza kavuştunuz. Biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk.
  • Bayan Sucheta KRIPALANI, Hint Parlamento Heyeti Başkanı
  • Atatürk gibi insanlar bir nesil için doğmadıkları gibi belli bir devre için de doğmazlar. Onlar önderlikleriyle yüzyıllarca milletlerin tarihinde hüküm sürecek insanlardır.
  • Tahran Gazetesi, İran

  • Atatürk yalnız kahraman milletinin büyük bir şefi olmakla kalmamıştır. O, aynı zamanda insanlığın da en büyük evladı olmuştur.
  • İran Gazetesi

  • Dünya, çağımızın en dikkati çekici adamlarından birini kaybetti.
  • Palestine Post, İsrail

  • Mustafa Kemal Atatürk, kuşkusuz 20. yüzyılda dünya savaşından önce yetişen en büyük devlet adamlarından biri, hiçbir millete nasip olmayan cesur ve büyük bir inkılâpçı olmuştur.
  • Ben Gurion, İsrail Başbakanı, 1963

  • Asker-devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye'nin, dünyanın en ileri memleketleri arasında hak ettiği yeri almasını sağlamıştır. Keza O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir.
  • General Mc Arthur

  • Atatürk bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihi başarılarını, Türk halkına ilham veren liderliğini, modern dünyanın ileri görüşlü anlayışını ve bir askeri lider olarak kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır. Çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan özgür Türkiye'nin doğması, yeni Türkiye'nin özgürlük ve bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan etmesi ve o zamandan beri koruması, Atatürk' ün Türk halkının işidir. Şüphesiz ki, Türkiye'de giriştiği derin ve geniş inkılâplar kadar bir kitlenin kendisine olan güvenini daha başarı ile gösteren bir örnek yoktur.
  • John F. Kennedy

  • Atatürk’ün dış ilişkiler konusu üzerindeki görüşlerini inceleyen bir kimse fikirlerinin değerini ve ifade ettikleri zamanı aşan anlamları karşısında daima hayrete düşer
  • Awra M. Warren, ABD büyükelçilerinden
  • Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O’nun tüm askerleri burada olsalardı teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.
  • Aristide Briand, Fransa Başbakanı, 1921 meclis nutkundan

  • Mustafa Kemal sosyalist değil, fakat görülüyor ki iyi bir teşkilatçı, yüksek anlayışlı, ilerici ve iyi düşünceli, akıllı bir lider. Mustafa Kemal soygunculara karşı bir Kurtuluş Savaşı veriyor. Emperyalistlerin gururunu kıracağına ve Sultan’ı da yaranı ile birlikte alt edeceğine inanıyorum
  • Vladimir İlyiç Lenin

  • Ben şimdiye kadar on beş hükümdar ve cumhurbaşkanı ile özel ve resmi konuşmalar yaptım . Bu geceki kadar ezildiğimi hatırlamıyorum. Mustafa Kemal’de büyük bir ruh kuvvetinin esrarı var
  • Sir Charles Townssend, İngiliz Generali 1922
  • Kemal Atatürk için daimi bir anıt tesisi münasebetiyle Türkiye’ye tebriklerimi arz ile gurur duyuyorum. Onun gösterdiği yolda yürüyen büyük ulusunuz çok önemli başarılar elde etmiştir. Türk birliğinin ve ilerleyişinin mimarı Atatürk’ün hatırasını anmak için yapılan tören, dünyanın her tarafından hür insanlara ilham kaynağı olmuş çok yerinde bir saygıdır.
  • Dwight D. Eisenhower, ABD. Başkanı, 1953

  • Sevr’den sonra Türkiye’nin öldüğünü sanmıştım. Ama Türkiye; yaşıyor hem, Mustafa Kemal başına geçeli beri öylesine canlı yaşıyor ki; bir Lloyd George’un bütün çabaları , bütün imkanları ,sağduyuya meydan okuyan bu şiddetli yaşama isteğinin karşısında erimekten başka bir şey yapamıyor
  • Claude Farrère, Fransız romancı ve diplomat

  • Bir ulusun hayatında bu kadar az sürede bu denli kökten değişiklik pek seyrek gerçekleşir. Bu olağanüstü işleri yapan Mustafa Kemal, hiç kuşkusuz kelimenin tam anlamıyla büyük adam niteliğine hak kazanmıştır. Ve bundan dolayı Türkiye övünebilir.
  • Elefterios Venizelos, Yunanistan Başbakanı, 1933

  • Bizim aslımız rengi uçmuş bir kıvılcım iken Atatürk’ün bakışıyla cihanı kaplayan ve aydınlatan bir güneş haline geldik.
  • İkbal, Pakistan milli şairi, 1958

  • Yakın ve Ortadoğu’da ilk cumhuriyet, doğuşunu ona borçludur. Bu cumhuriyet birçok ulusun milli özgürlük savaşlarına ışık tutmuştur. Atatürk’ün yönetimindeki Türkiye’nin uluslar arası otoritesi yükselmiş ve ülkesi dünya siyasetinde önemli bir rol oynamaya başlamıştır.
  • Nikita S. Kruşçev, Sovyetler Birliği Başkanı, 1963

  • Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkân kalmamış olmasıdır. Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken kendisine onun fikrince bütün Avrupa’nın en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa’nın en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal olduğunu söyledi.
  • Franklin Roosevelt

  • Yüzyıllar nadir olarak dâhi yetiştirir. Şu talihsizliğimize bakın ki 20. yüzyılın dahisi Türklere nasip oldu ve kader onu bizim karşımıza çıkardı.
  • David Lloyd George - İngiltere Başbakanı

  • Bütün dünya 10 Kasım’da biz Almanların da dostluk ve saygı ile bağlı olduğumuz bir insanın hayatını ve eserlerini takdirle anmaktadır. Atatürk, daima Türkiye ile Avrupa arasında sıkı bağlar kurmaya çalışmıştır.
  • Ludwing Erhard, Batı Almanya Başkanı, 1963

  • Mustafa Kemal; bir millet, bütün vasıtalarından mahrum edilse dahi, kendini kurtaracak vasıtaları yaratabileceğini ispat eden adamdır.
  • Adolf Hitler, Almanya Devlet Başkanı

  • Mustafa Kemal bir temeldir. Bir yöndür. Yapılmış, her şeyi bitmiş bir bina değildir. Onu ancak devam ettirerek, sürdürerek sevebiliriz. Kendisine yeni şeyler, yeni değerler ekleyerek sevebiliriz. Yalnız yüreğimizle değil, aklımızla da sevelim. Mustafa Kemal en büyük zaferini o zaman kazanmış olacak
  • Cemal Süreya
Kaynak: turkcebilgi.com (Mustafa Kemal Atatürk'ün Sözleri)
Kaynak: wikipedi.org (Mustafa Kemal Atatürk için söylenenler)